Bilimsel Sınıflandırılması
Ardıç ağacı Cupressaceae familyasına mensup olan ve Juniperus cinsine ait, iğne yapraklı ağaç türüdür. Üremesi için başka bir türe bağlıdır. Ardıç tohumları genelde yere dökülürler fakat bu tohumların ardıç kuşları tarafından yenilmesi gerekmektedir, ancak kuşun dışkılaması ile ardıç tohumları çimlenme göstermektedirler. Ardıç kuşlarının sindirim sisteminde ardıç tohumları açılım gösterirler. Bunun dışında ardıç tohumları herhangi bir açılama uğramazlar.
Ardıç ağacının pek çok türü ve çeşidi bulunmaktadır. Özellikle dağlık alanlarda rahatlıkla yetişme özelliğine sahiptir. Dağlık bölgelerde sık görüldüğü için göçmen toplulukları tarafından da önemli ve kutsal sayılan bir ağaç türü olagelmiştir. Ardıç ağacının şifalı özellikleri olarak kullanımı ise çok eski dönemlere kadar gitmektedir. Ortaçağ döneminde her derde deva olarak kullanılmış ve özellikle meyvesi yenildiğinde idrar kokusunun da ardıç meyvesinin kokusunu alması yüzünden pek çok dönem bir tür kozmetik malzemesi olarak da tercih edilmiştir.
Ardıç aynı zamanda inanışa göre cadıları da uzaklaştırdığı için özellikle Avrupa’da kasaba ve kentlerde de bolca dikilmiştir. İnanışa göre ancak cadılar ardıç yapraklarını tam olarak sayması başarırlarsa ardıcı etkisiz hale getirebilirlerdi.
Ardıç ağaçları genelde Nisan ve Mayıs aylarında çiçek açarlar ve 1 ile 9 metre yüksekliğe ulaşırlar. Kışın yapraklarını dökmezler ve siyah – mor karşımı bir meyveye sahiptirler. Ardıç meyveleri sonbahara doğru siyah – mor renklerine kavuşurlar. Bu dönemde toplanarak tel elekler vasıtası ile kurutma işlemine tabii tutulurlar. Kurutularak yenmeleri mümkün olduğu gibi toz haline getirilerek de bir tür eriyik ya da çay olarak da tüketilmeleri mümkündür. Ancak uçucu yağa doğal bir şekilde sahip oldukları için doğrudan suda kaynatmaya pek uygun değildirler.
Ayrıca katran elde etmek için de ardıçtan yararlanılmaktadır. Katranı elde etmek için ağacın yaşlı ve kurumaya yakın dalları gövdesi ve kökünden ayrılarak yarı toprak dolu bir testi içinde yakılırlar. Bu yakma işlemi sonrasında sulu yağ elde edilir ve sulu yağın dinlendirilmesi sonucunda katran toprağın dibine çöker ve katran da bu dip bölgeden elde edilir.
Ardıcın yakıldığında da güçlü kokusu sakinleşme, rahatlama ve gevşeme gibi özellikler gösterdiğinden pek çok medeniyette ruhsal hastalıkların tedavisi için kullanılmıştır. Sıcak iklimleri sever ancak soğuk iklimlerde de yetişir. Ancak soğuk iklimlerde boy olarak fazla büyümez ve genelde çalı şeklinde kalır. Kozalaklı yapıda olan ardıç ağaçları da bulunmaktadır. Silisik asit açısından güçlü ve dayanıklı yapıya sahiptirler.
Ardıçlar tohum olarak toplandığında kozmetik ve ilaç sanayinde kullanılmaktadır. Ardıç ağacı reçine, kalsiyum, pentosan, junioerin, glikoz, uçucu yağlar, sakaroz, manganez,mangan, demir, bakır, organik asitler, tanen, potasyum açısından son derece zengindi. Tohumu, yapraklarından ve dallarından çay yapmak mümkündür. Krem olarak kullanılması da olanaklıdır. Aynı zamanda içindeki yağı da terapi amacıyla kullanılmaktadır.
Ardıç Hangi Hastalıklara İyi Gelir?
Ardıç ağacı yaprakları, dalları ve tohumu açısından son derece zengin özelliklere sahiptir. Etkili bir rahatlatıcı, sakinleştirici, huzur verici ve gevşetici olan ardıç, fiziksel pek çok rahatsızlığa da iyi gelebilmektedir. Ardıç her şeyden önce güçlü bir asit barındıran bir ağaç olduğu için çay olarak tüketildiğinde böbreklerde bulunan taş ve kumun dökülmesine yardımcı olmaktadır. Aynı zamanda içeriği besinlerden alınan ve vücutta biriken toksinlerin atılmasına da etki etmektedir. Akciğer, karaciğer, mide ve bağırsak gibi alanlarda temizliğe etki eder. Metabolizmanın düzenlenmesini sağlayarak sindirim sisteminin daha iyi çalışmasını sağladığı gibi bağışıklık sistemini de güçlendirici etkisi bulunmaktadır.
Güçlü bir yağ akışı barındırdığı için özellikle vücutta yağ birikmesinin de önüne geçer ve yağın kullanılarak enerjiye dönüşmesine etki eder. Böylece fazla yağlanmadan ya da kilo almadan ardıç ağacı ile koruma sağlamak mümkündür.
Toksinlerin de temizlenmesine etkili olan ardıç tohumları, damarların etkili bir şekilde temizlenmesini sağlar ve tıkanmayı önleyerek kötü kolesterolün düşmesine ve buna bağlı olarak kalp rahatsızlıklarının giderilmesi amacıyla da tercih edilmektedir.
Sistit ve albümini gibi rahatsızlıkların şiddetini azaltmak ya da ortadan kaldırmak amacıyla da kullanılacak olan ardıç, doğal bir antiseptik özellik gösterir. Yaprağı kullanılarak tüketilecek çay, hazımsızlık gibi sorunlara iyi gelir ve aynı zamanda çayı boğaz enfeksiyonların da azaltılmasına yardımcı oluyor.
Kanser hastaları için kanser tedavisinde destekleyici özellikleri bulunmaktadır. Kanserli hücrelerin mutasyona uğramasını engelleyerek kötü hücrelerin artmasını önler ve kanser hastalıklarının tedavisinde kullanılabilmektedir. Kötü hücreleri engellediği gibi güçlü bir antioksidan özelliği taşımasından ötürü de hücrelerin yenilenmesine etki eder. Böylece hücrelerin ölümü kolay gerçekleşmez ve çeşitli rahatsızlıklarda daha iyi bir bağışıklık kazanılır.
Ardıç yağı ise özellikle yaraları temizlemede ve daha çabuk kabuk tutmalarını sağlamak için kullanılmaktadır. Ancak doğrudan yara üzerine dökülmemesi ve çevresinin temizlenmesi tavsiye edilmektedir. Terletme özelliği bulunmasından ötürü de toksinlerin atılmasına yardımcı olur, soğuk algınlığı ya da grip gibi rahatsızlıkların daha kolay şekilde tedavi olunmasında etki göstermektedir.
Ardıç Ağacının Kullanılması
Ardıç ağacının besin değerleri bakımından oldukça zengin olduğu için farklı yöntemler ile kullanmak mümkündür.
Çay Olarak Kullanılması; ardıç ağacının yapraklarını kuru bir halde ince şekilde doğrayın. Daha sonra bir demlik ya da french press yardımı ile kaynar suda ortalama 10 – 15 dakika demleyin. Ardından süzerek ardıç çayını içebilirsiniz. Güçlü bir sakinleştirici, rahatlatıcı, vücuttan toksinlerin atılmasını sağlayıcı olarak işlev görecektir.
Gargara Olarak Kullanılması; ardıç dalları ve yapraklarını soğuk suyun içine koyarak kaynatınız. Kaynama sonrasında dalları ve yaprakları süzerek, suyun ılık hale gelmesini bekleyiniz. Su ılık hale geldiğinde ağzınızda tercihen 5 dakika gibi bir süre ile gargara yapınız. Boğaz ağrısı, diş eti hastalıkları ve ağız kokusuna karşı iyi gelecektir.
Yağ Olarak Kullanılması; Ardıç yağı, ardıç ağacının bitkisinin damıtılması yöntemi ile elde edilmektedir. Ardıç yağı özellikle sindirim sistemi rahatsızlıklarına karşı son derece şifalı özellikler göstermektedir. Kronik hale gelmiş uykusuzluk sorunları için de oldukça yarar sunmaktadır. Ardıç yağı doğrudan içilebilmektedir. Bunun yanında kemik ve kas ağrılarının giderilmesi için masaj yöntemiyle de vücutta kullanılmaktadır.
Nasıl Temin Edilir?
Mitr tarafından sunulan ardıç yağı tamamen doğal içeriğe sahip olup özellikle sağladığı tüm şifalı özelliklerini göstermesi açısından etkili olmaktadır. Ardıç yağı sayesinde rahatlığı, huzuru ve etkin bir gevşemeyi elde edebilirsiniz. Özellikle masaj yöntemi ile uygulandığında vücutta son derece etkili bir sakinlik ve enerji verecektir. Zorlu geçen günlerinden ardından ardıç yağı ile gevşeme sağlayabilirsiniz.
Ruhsal ve Duygusal Etkileri
Özellikle şaman topluluklarında ardıç ağacı çok büyük faydalara sahiptir. Bektaşi ve Alevi kültüründe de sağladığı şifa özellikleri bakımından da kutsal sayılmaktadır. Ardıç ağacının kuru yaprakları ya da dalları yakıldığında, sağladığı kokusu etkili bir sakinleştiricidir. Kokusu ile çok kısa sürede rahatlama, gevşeme ve sakinlik sunmaktadır. Meditasyon ve yoga gibi seanslarda da daha iyi bir odaklanma yapmak amacıyla tercih edilebilmektedir. Özellikle meditatif etkileri çok olduğu için şaman ayinlerinde sıklıkla kullanılmaktadır.
Kullanımı ve Uyarılar
Çay olarak kullanımı hamileler için tavsiye edilmez. Aynı zamanda küçük yaştaki çocuklar için de çay olarak kullanımından sakınmak gerekmektedir. Koku özellikleri bakımından herkes tarafından kullanılabilir. Yağının ağız yoluyla alınması öncesinde doktora danışmak gerekebilir.